Milletvekili, milletin, bizlerin vekili diyoruz ama onlar milletin değil hükümetin vekili gibi çalışıyorlar.

Geçen hafta sosyal medyada bir milletvekillerimizin halkla içi içe çekilmiş bir fotoğrafları yer aldı. Milletvekilleri olan zatlar sözüm ona hükümet çalışmalarını halka anlatıyordu

Burada bir gariplik yok mu sizce de? Bu kimin vekili? Hükümetin vekili mi yoksa milletin vekili mi?

Kısa bir bayram tatilinde bütün vekillerin seçim bölgelerine gittiğini ve halkın içine karıştığını biliyoruz. Bundan daha doğal ne olabilir!

Bundan daha doğalı halkla ne konuştuğunun sorgulanmasıdır. Hükümet çalışmalarını vatandaşa anlatmak mı, hükümete iletmek üzere halkın sorunlarını dinlemek mi?

Bizim ki hükümet çalışmalarını halka anlatıyormuş.

Mutlaka halkın sorunlarını da dinlemiştir ancak olay bu şekilde olunca insanı şeytan dürtüyor ve aklına bin türlü vesvese sokuyor.

Diyelim ki halkın sorunlarını dinledi, bunu hükümete yâda hükümetin yetkili birimlerine dik durup iletebiliyor mu?

Bizdeki siyasi oluşumları hep merak etmişimdir. Hani şu her partinin kelli felli ilçe başkanlıkları, il başkanlıkları var ya… Bunlar gerçekte ne iş yapar, nasıl çalışırlar.

Aşağıdan yukarıya mı yukarıdan aşağıya mı?

Yani halkın sorunlarını yukarıya taşımak mı yoksa yukarının emirlerini, görüş ve isteklerini halka anlatmak mı? Şimdi herkes, her ikisi de diyordur. Zaten bunu hangi siyasetçiye sorduysam aynı cevabı alıyorum:

Öncelikle halkın sorunlarını bir üst yönetime aktarıyorlarmış. Yani ilçe teşkilatı il teşkilatına, il teşkilatı da genel merkeze iletiyormuş ve sorun çözülüyormuş.

Bunun böyle olduğuna kim inanır.

Oysa gördüklerimiz bunun tamda aksi yönünde. Yani tepe noktasının ürettiği politikaların halka kabul ettirilmesi şeklinde uygulamalara tanık olmaktayız.
Mesela mültecilere vatandaşlık verilmesi konusunda bugünün hükümeti bir çalışma içinde. Millet ittifakı bu konuda halka soralım, bir halk oylaması yapalım diyor.

Adalet ve Kalkınma Partisi ilçe ve il teşkilatları nasıl bir çalışma içinde? Vatandaşların ne düşündüğünü sorup öğrenip en Tepe’ye mi iletiyorlar yoksa vatandaşı bu konuda ikna etmeye mi çalışıyor? Olası bir seçim ’de, seçimi kazanacak şekilde sonuç alacak çalışmalar mı yapıyorlar?
İşte bu tür konularda vekillerin duruşu önem kazanıyor.

Kimin vekili oldukları milletin vekili mi yoksa hükümetin vekili mi oldukları burada ortaya çıkıyor.

Hükümet çalışmalarını halka anlatan bir vekil halkın görüşünü hükümete anlatabilmede aynı tutumu gösterebilir mi?

Aslında hükümetlerin çalışmalarını halka anlatacakları başka yollarda mevcut. İlk etapta televizyonlar, radyolar ve gazetelerle bu iletişim rahatlıkla kurulabiliyor. Şimdi bunlara sosyal medya denilen İnternet de eklendi. Artık yandaş bazı televizyonlar ve gazeteler açık açık hükümetlerin propagandasını yapıyor. Hükümetlerin her yaptığını yere göğe sığdıramıyor. Tek satır, tek cümle eleştiri göremezsiniz.

Tamamen “Padişahım çok yaşa” durumundalar.

Her şey tozpembe ve halk refah içinde onlara bakarsanız…

Onlar hükümet çalışmalarını yeterince parlatıyorlar. Buna rağmen milletvekili kendisine böyle bir görev vermiş ve durumdan vazife çıkarmaya çalışıyorsa o artık hükümetin vekilidir, milletin değildir.

Bu vekillere herhalde milletin diyecek bir sözü vardır. Mesela, kimin vekili olduklarını ya da milletten yana mı hükümetten yana mı olduklarını sormak gibi…

Kaldı ki bizlerin de hükümet çalışmalarının tanıtımına ihtiyacı olduğunu düşünmüyoruz.

Bu millet şimdiye kadar her şeyi yaşayarak tanıdı.

Hakan Dikmen