Düşmek, tüm canlı cansız varlıklarda daha kuvvetlenmesi için gerçekleşen bir harekettir. Çünkü düşen ya sağlam kalır ve dayanıklılığı ortaya çıkar, ya da dayanıklı parçalara ayrılarak bir üst formda varlığını sürdürür.
İnsan da düştüğünde ayağa kalkabiliyorsa kuvvetlenir. Düşünebilen varlık olarak insan için önemli olan kalktıktan sonra yeniden düşmemek için strateji oluşturmasıdır. Yoksa her zaman düşmeyi normal sayan bir insan, mazoşist bir canlı olarak hayatına devam eder. Düşmenin diğer insanların yaşam şartlarından çok aşağısında bir acizliğe inmesi anlamındadır. Yüksekleri hedeflemiş bazıları gibi bulunduğu veya hayal ettiği konumdan toplumun seviyesine gelmek, düşmek olarak algılanamaz. Çünkü içinde yaşanılan toplum, her bir bireyin asıl seviyesini verir.
Milletler de düşebilir, hatta bir bölümü normal yaşam formlarından aşağıya düşebilir. Yok olmaya kadar düşenler ve yok olanlar görülebilir. Eğer düşen Millet yok olmadıysa, yeniden düşmek yerine sağlam bir üst formda olduğunu bilerek ayağa kalkmalıdır.
Bir Milletin kuvveti, Milleti oluşturan bütünün ortalama seviyesi ile ilgilidir. Türkler sadece Türkiye, Azerbaycan ve diğer bağımsız Türk devletlerinin biri veya toplamından oluşmaz. Türk Milleti 10 bin yıllık tarihi ile dünya üzerinde hatırı sayılır büyük coğrafyada yaşayan bir millettir ve diğer devletlerin egemenliğinde çeşitli sebeplerle kalmış büyük bir nüfusu var olan bir bütündür. Benim inancım odur ki, bu gün Adriyatik'ten Çin’in orta kısımlarına, Sudandan Sibirya’ya kadar alandaki Türklerin ortalama gücü, Türkiye'nin ve diğer bağımsız Türk devletlerin algı gücünü verir. Şimdiye kadar düşen kardeşlerimiz hala sağlam duruyorlar ise, yani sağlam bir üst formda varlıklarını sürdürüyor ise ayağa kalkmalı, gerekirse tekrar düşmeyi göze alıp daha sağlam bir forma dönüşüp esaret zincirlerini kırmalıdır. Dolayısıyla Milli bilincin oluşturulması ve Bağımsız Türk devletleri ile bağımsız olmayan Türklerin bağının sağlamlaştırılması gerekmektedir.
Bunun için Türk Milletinin kuvvetlenmesi için iki temel noktayı güçlü şekilde desteklememiz lazım gelir. Tekrar ve ısrar. Türk Milletinin ortalama kuvvetini yükseltmek ve muasır medeniyet seviyesine çıkartmak için TDSP (Türk Dünyası STK'lar Platformu) ile STK olduğumuzun bilinci ile yapabileceğimiz yetkinlikteki konularda tekrar ve ısrar ile gündem oluşturmalıyız. Yüz yıl ve üzerinde esaret yaşayan, düşmelerine rağmen hala yok olmayan kardeşlerimizi kuvvetlendirerek devletlerimizin de gelişmesine katkı sağlayacağını bilmeliyiz.
Tarih boyunca defalarca esaretlere, asimilasyonlara hatta soykırımlara rağmen Türk Milleti her düştüğünde kuvvetli üst formu ile birliğini bozmayarak ilerlemiş, Türklüğünü silmemiş ve ayakta kalmıştır. Onun için her Türk Milliyetçidir. Onun için her Türk milliyetçiliği öteleyemez. Tarih, Türklerin Milli Devletlerinin sayfalarından çıkartılamayacağı bir yazındır. Türk Milliyetçiliği, tarihin ve bu ayakta kalışın devletlerimizi güçlendirmek için tüm Türk Milleti unsurlarının güçlenmesi gerektiği bilerek hareket etmekte ve kuvvetli bir üst forma doğru ilerlemektedir.
Biz Türk Milliyetçileri de bu müesses nizam deryasında bir damla olarak duruşumuzu gösteriyorsak ne mutlu bize, NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Serdar Şahin
25 Aralık 2020
Mətndə səhv var? Onu siçanla seçin və Ctrl+Enter düyməsini basın.