Türkiye ve Dünya devletleri daha bağımsız bir ekonomik modele ihtiyaç duymaktadır. Kapitalizm, liberalizm ve komünizmin dayattığı ekonomik modeller, bana göre insan sömürüsü üzerine kurulmuş orta çağın sömürü sisteminin yenidünya düzenine dayattığı modellerdir.
Antik çağda başlayan Orta çağ ile coğrafi keşifler sonucu sürdürülen, yönetimi yerel halktan ziyade güçlü devletlerin eline geçen coğrafyalarda sömürü düzenleri kurulmuş, insan hayatına ve doğuşla başlayan haklarına aykırı olarak kölelik dahil bütün aşağılık yöntemler uygulanmıştır. Sömürgeci devletlerin en büyük küstahlığı ise biz neden daha çok sömürmüyoruz diye 1. dünya savaşına başlamış olmalarıdır. Düşünsenize biz neden daha çok sömüremiyoruz diye hırsları ile birbirine düşen sömürgeci devletler 17 milyon insanı öldürmüş, 21 milyon insanı da yaralı bırakmıştır.
1.Dünya savaşından sonrada sömürü düzeni sürdürülmüş ve sistem değişse de yöntem değişmemiştir. İşte sömürü yöntemleri ile çok büyük kapitallere ulaşan sömürgeci devletler ve burjuvazisi ellerinde biriken paraların kullanışlı hale getirmek için ekonomik modellemeyi, sömürgeciliğe başladıktan sonra Kapitalizm üzerine kurmuştur. Burada asıl amaçlanan, sömürü ile ulaştıkları büyük para ve emtia birikimlerini kendi çıkarları için kullanmaktır. Meşhur bir hikâye var. Hikâye veya gerçek… Ne olursa olsun anlatacaklarımın mantıklı olduğunu düşünüyor ve inanıyorum. Bir ekonomi profesörü “Size ekonomiyi iki dakikada anlatacağım, gerisi kapitalizmin size dayattığıdır” der. Evet bize dayatılan sömürünün değişimi ile işgal ettikleri yerleri pazara çevirirken, şimdi ise tüm dünyayı pazar haline getirdiler.
Kapitalizmin ileri aşaması olan liberalizm ile kapitale ulaşanlar Adam Smits’in “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” sözünü meşru görerek, kapitallerle diğer ülkeleri ellerindeki para ve emtia ile sömürmeye devam ediyorlar.
Kapital adı üzerinde paranın kendisidir ve kapitali elinde bulunduranların ellerinde ki kapitalden maksimum karı üretmek üzere bir düzenin oluşmasını bekler. Baştan beri kapital diyerek büyük paralara düşman olduğumu kimse söyleyemez. Bana göre doğru ve helal yoldan kazanılan her para değerlidir. Para; kol gücü, beyin gücü ile kazanılabilir. Şimdilerde para kazanma yöntemleri ile ilgili Google den arama yaparsak paradan para kazanma ile ilgili bir sürü yöntem bulursunuz. Ama internette emek sarf eden bir yöntemi göremezsiniz. Bana göre sermaye emeklerin birikimidir, emek te insanın belli bir süre için iş üreten sermayesidir.
Yani sermaye ve emek aslında birbirinin eşitidir ve elma ile armut gibi farklı değildir. Bence birikmiş emekler müteşebbis elinde yatırıma dönünce daha kıymetlidir, çünkü yatırım yapmak risk almaktır, yatırım yapanında yanında riske girmeden emeği ile var olan iş görenden daha çok kazanarak riskin getirisini almak hakkıdır. Sömürüden ve kapitalizmden bahsederken niye bu konulara girdim, çünkü bir sonraki video da kapitalizmin ve liberalizmin altında ezilmekten kurtulmanın çözümü olarak iddia ettiğim yöntemi paylaşacağım. Video ile izlemek için linki tıklayınız;