Güç zehirlenmesi yaşayanlar. Kendini ufak tepeleri yaratan olarak görenler. Boş bulduğu meydanlarda ben güçlüyüm diye gezenler. Gücü iktidarların koltuklarından, makamlarından alanlar. Kendilerini Kafdağı gibi erişilmez, bulunmaz sananlar.
Aslında sizler boş bir tenekesiniz. Malum boş tenekenin sesi çok çıkar. Sizler boş teneke gibi gücü kim çalarsa ondan alırlar. Bugün güç AK iktidarda. Ey gücü iktidarın yanında alanlar.
Eğer güç sizlerden olsaydı, bulunduğunuz mevkilerde düşünce itibar görenlerden olurdunuz. Gücü iktidarlarda alanlar düşünce itibarları var mı?
Gücü bunlara veren demokrasi dedikleri seçilmişlik. Seçildiklerinde kendilerini güçlü sanıyorlar. Kendilerini güçlü görenler meydanlarda o kadar çok ki.
Ne zaman ellerinde makam alınıyor. Fişleri çekiliyorlar. Koltuktan iniyorlar, Mühim Adam süsü sona eriyor. Sivil toplum başkanlıkları da alaşağı ediliyor. Koltuktan düştükleri zaman bunların halini görenler ne diyor siz tahmin edin.
Yahu bunlar burnun da kıl aldırmayanlar değil miydi? Bugün ne oldu da selam veriyorlar. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, bakanlık, vekillik, belediye başkanlığı, bir koltuk sahibi olanlar bugün neredeler.
Birçokları iki metrelik mezarlık makamlarında… Yaşayanlar halkın içinde mi? Güç bende diyenler bugün nerede gizleniyorlar dersiniz. Geçmiş yıllarda, ülkede başbakanlık, bakanlık, vekillik yapmışlar ne oldu gören var mı?
Bugün de öyle değil mi, bir makama oturduklarında koruma sürüleri etrafındaydı bugün ne koruma var ne karşılayan.
Makamlara güç katanlar hep saygıyla anlıyor. Makamlardan güç alanlar attan düşmüşe dönüyor
Ne mevki ne makam bunların hiçbirisi, sonsuza kadar seninle olmayacak çünkü... Her şeyin bir sonu olduğu gibi. Güç aldığınız makamında sonu var. Sonu olan bir makam uğruna neden bu kadar yalakalık yapıyorsunuz.
Etrafınıza bakınız makam diyenlerin sonu hep aynı oldu. Makam sevdası ile dolu olanlar mezarlarda toprak oldu. En güzel makamları iki metre mezarları oldu.
Hakan Dikmen