AzadMedia
Telegram Facebook Twitter Youtube Instagram

10 YILINDA TURAN YAZGAN ANMA PROGRAMI - ÖZƏL

  • + A
  • - A
  • 21-11-2022, 18:27

    10 YILINDA TURAN YAZGAN ANMA PROGRAMI - ÖZƏL


    10 YILINDA TURAN YAZGAN ANMA PROGRAMI

    Azadmedia.az - 19 Kasım 2022 günü Türk Dünyası Araştırmalar Vakfı kurucusu, bayrak şahsiyetimiz Turan Yazgan Beyefendinin 10 ölüm yılı dolayısı ile anma ve Turan Yazgan Ödülü programına katıldık. Turan Hocamızın yaktığı ışığın hala parladığını gördük.

    Peki, bayrak şahsiyet diye adlandırdığımız Turan Yazgan kimdir? Bizim için neden önemlidir? Sorularını sorarak Turan Yazgan’ın hayatına dair TDV İslam Ansiklopedisinde müellif Ayhan Yüksel tarafından yayınlanan “YAZGAN, Turan” yazısını paylaşalım.

    Evvelinde Turan Hocam ile ilgili benim bir anımı okuyanlara aktarayım. 2008 de Türk Dünyası İstişare Toplantısını planladım ve konuklarımı davet ettim. İki hafta kala Aydınlar Ocağının bir toplantısında Turan Yazgan Hocamı yakaladım ve kendisini davet ettim. Benim yeni yeni bir şeyler yapmaya başladığım zamanlar, her gece gece 2’ye 3’e kadar özgün makaleler yazıp yayınlıyorum. Akademik camiadan hocalarım ile konuşup kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Türk dünyası ile ilgili yeni fikirler üretmek için çabalıyorum. Abdulkadir Donuk, Seki Arslantürk hocalarımla fırsat buldukça görüşüp bilgilerinden faydalanmaya çalışıyorum.

    O dönemde Turan Yazgan Hocam ile de onun gülen yüzü ile tanıştım ve ziyaretlerde bulundum. Her zaman kapısı açık, dinleyen ve belirlediği ufka doğru istikamet veren babacan bir yapısı vardı. Türk dünyası ile ilgili konuşurken belirlediği hedefe yürümek isteyen bozkurt gibi öne atılacak ve gün batımına kadar durmayacak anlatımı ile kendisini ilgi ile dinlettiriyordu. Ulaşılabilir olan Turan Yazgan Hocam Türk dünyası meselelerinde nazik ve entelektüel birikimi ile beni çok etkilemiştir.

    Yukarıda 2002 de davetimden bahsediyordum. Davetimi bitirdiğimde hocamın bütün babacanlığı gitti ve hafiften kaşlarını çatarak bana “Türk Dünyası ile ilgili bu toplantıda benim olmam lazımdı, sen beni neden daha erken bilgi vermedin” diye halk tabiri ile fırçaladı ve “Bilecik’te bir toplantıya katılacağım” diyerek gelemeyeceğini belirtti. Oysaki 27 Dernek Başkanının katıldığı ve konuştuğu toplantıyı organize edip hocama her şeyi hazırlayıp davet ederek belki de yapabiliyorum düşüncesi ile karşısına çıkmaktı amacım. Öyle tatlı bir fırçaydı ki kızmak mümkün olmadı, ya hoca da haksız diyemedim. Bende ne itiraz ne karşı bir tepki doğurdu. Benim için olumsuz bir davranış gibi dursa da, bana düstur oldu ve benim için hala anlamlı bir anıdır.

    O konuşmamdan üç şey öğrendim;
    1- Türk Dünyası ile ilgili her etkinliğe işin neresinde olursan ol katılmaya çalış.
    2- Toplantıları herkesin uyacağı bir tarih olması için erken ayarla. Toplantılarımı 6 ay evvelinden planlar, 3 ay evvelinden bütün detayları bitirmiş olurum.
    3- Ne yapıyorsan yap, Türk Dünyası ile ilgili yap, alanın Türk dünyası ile ilgili çalışma olsun.


    O gün eleştirinin sertinin ve normalinin aslında bana katkı sağladığını öğrendim, eleştirileri anlamlandırmayı ve asıl mesajı anlamayı öğrendim. O sebeple bu gün beni eleştirin, hatta katkılarınızı sunun demem bundandır.

    Kimdir Türk Dünyası deyince ben olmam lazım diyen Turan Yazgan.
    Nüfus kaydına göre 20 Ocak 1938’de, kendi ifadesine göre ise 1935-36 yılında Eğridir’de (Eğirdir) doğdu. Ailenin soyu Eğridir’i yurt tutan Türkmenler’e dayanır. İlköğretimin ardından İstanbul’da Vefa Lisesi orta kısmından ve parasız yatılı olarak okuduğu Kastamonu Lisesi Fen Bölümü’nden mezun oldu (1955). İstanbul Teknik Üniversitesi’nin sınavına babasının ölümü yüzünden giremeyince İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne kaydoldu. 1959’da fakülteyi bitirinceye kadar ayrıca muhasebe işlerinde çalıştı. Yedek subaylık hizmetinden (1960-1961) sonra İmar ve İskân Bakanlığı Marmara Bölge Planlama Dairesi Başkanlığı’nda araştırmacı oldu (1961-1964). 1963’te “Güney İtalya Bölge Planlaması” üzerine staj yaptı. 1966’da İktisat Fakültesi Sosyal Siyaset Kürsüsü’ne asistan olarak girdi. Ertesi yıl Şehirleşme Açısından Türkiye’de İşgücünün Demografik ve Sosyo-Ekonomik Bünyesi adlı teziyle doktor unvanı aldı. Gelir Dağılımı Açısından Sosyal Güvenlik ismiyle hazırladığı tezle de doçentliğe yükseldi (1972). 1977-1987 yıllarında Güneydoğu Anadolu Bölge Planı’nın genel koordinatörlüğü görevini üstlendi. Bölgede ekibiyle beraber yaptığı araştırmaların sonucu olan yedi ciltlik “Güneydoğu Anadolu Gelişme Planı”nı Başbakanlık Tarım ve Toprak Reformu Müsteşarlığı’na sundu. 1 Mart 1979’da profesör oldu. 17 Ocak 2000 tarihinde kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. 22 Kasım 2012’de İstanbul’da öldü ve cenazesi 24 Kasım’da Kozlu Mezarlığı’na defnedildi. Turan Yazgan evli ve üç erkek çocuk babasıydı.

    Türk dünyası ve meseleleriyle yakından ilgilenen, kurduğu vakıfla bu işin bir kurumca ele alınmasını sağlayan Yazgan’ın düşüncelerini, ilkokul öğretmeninin verdiği bilgilerle lise yıllarında okuduğu Nihal Atsız’ın Bozkurtların Ölümü ve Bozkurtlar Diriliyor adlı romanları şekillendirmiştir. Merkezi İstanbul Şehzadebaşı’nda bulunan Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’nı kurunca (1980) burada Gaspıralı İsmâil Bey’in idealine bağlı kalarak “dilde, fikirde, işte birliği” oluşturmak için vakfın davetiyle Türk dünyasından gelenler için Türkiye Türkçesi kursları açtırmış, Türkler’in tek bir alfabeye geçmedikleri sürece istenilen şekilde dil, fikir ve iş birliğinin gerçekleşemeyeceğini söylemiştir. Sovyet rejiminin dağılmasından sonra Türk dünyası ile daha çok ilgilenmeye başlamış, Türk cumhuriyetlerinde parasız eğitim veren liseler, yerel üniversitelerin bünyesinde öğretim dili Türkçe olan İşletme fakülteleri, Türk Dili ve Edebiyatı bölümleri, Uluslararası İlişkiler ve Turizm İşletmeciliği bölümleri kurmuştur. Türk Halkları Asamblesi Kongresi’ni toplamış, IV. Türk Halkları Asamblesi Kurultayı’nda Türkler’in dünyada atom denemelerine mâruz kalmış iki ırktan biri ve ekonomik bakımdan dünyada en fazla istismar edilen ırk olduğunu belirtmiştir. Türk dünyasına mensup halklar arasında kaynaşmayı sağlamak amacıyla geleneksel duruma getirilen Türk Dünyası Çocuk Şöleni’nin birincisini 1-15 Haziran 1995 tarihleri arasında düzenlemiş, 1996’da Türk dünyasının ortak millî ve mânevî değerlerini ayakta tutabilmek, unutulmuş bazı âdetleri tekrar yaşatabilmek için Türk Halkları Spor Şöleni’ni gerçekleştirmiştir. Haziran 1998’de Türk Dünyası Resim Sergisi’ni açmış, bu sergilerde Türk dünyasının tanınmış sanatçılarının resimlerine yer verilmiş, Türk dünyasındaki kadınlar, ilk defa 1-10 Mayıs 1999’da otuz üç Türk topluluğundan seksen delegenin katıldığı I. Türk Dünyası Kadınları Kurultayı’nda bir araya getirilmiştir. Mart 2001 tarihinde İstanbul’da Kırgızistan’dan Cengiz Aytmatov, Kazakistan’dan Muhtar Şahanov, Azerbaycan’dan Anar Rızayev, Türkmenistan’dan Annagulu Muhammedov gibi ünlü isimlerin katıldığı Yazarlar Kurultayı’nı toplamış, “Turan Kültür Merkezi-Süleymaniye Kürsüsü Konferansları” adıyla konferanslar dizisini başlatmıştır.

    Turan Yazgan vakfı aracılığıyla neşriyatta bulunmuş, süreli yayınlar çıkarmış, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, Türk Dünyası Tarih Dergisi, Bilim ve Toplum Dergisi, Sosyal Siyaset Dergisi adlı yayınların yanında Türk mûsikisi klasikleri, kitaplar, broşürler ve takvimler neşretmiştir. Türk dünyasını ilgilendiren tarihî, kültürel, iktisadî, edebî vb. konularda yapılan çalışmalara katkı sağlamak üzere iki ayda bir çıkan, hakemli, akademik bir yayın olan Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi’nin ilk sayısı Ağustos 1979’da yayımlanmıştır. Türk Dünyası Tarih Dergisi (Haziran 1998’de 238. sayıdan itibaren Türk Dünyası Tarih ve Kültür Dergisi) 15 Ocak 1987’den beri aralıksız çıkmaktadır. Kuruluşundan bugüne kadar vakıf aralarında Mühimme Defteri, Ahkâm Defteri, Şer‘iyye Sicilleri, Oğuzlar, Türk Devletleri Tarihinde Şahıs Adları, Türk Kültürünün Gelişme Çağları gibi kaynak niteliğinde eserlerin bulunduğu 300’den fazla kitap bastırmıştır.

    Yurt içinde ve yurt dışında birçok kongreye, sempozyum ve seminere katılan Turan Yazgan, Türk dünyasına yönelik çalışmalarından dolayı Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Üstün Hizmet ödülü (2008), Gagauz Yeri’nin Devlet madalyası (2010), TÜRKSOY tarafından Onur madalyası ile (2012) taltif edilmiş, Türk dünyası devletleri ve üniversitelerinden birçok akademik ödül almış, “yeni yüzyılın Gaspıralı’sı ve çağımızın Dede Korkut’u” unvanı ile anılmıştır. Ölümünden sonra Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi’nin 206, 207 ve 208. sayıları “Prof. Dr. Turan Yazgan’a Armağan Üçlemesi” olarak yayımlanmıştır.

    Eserleri: Şehirleşme Açısından Türkiye’de İşgücünün Demografik ve Sosyo-Ekonomik Bünyesi (İstanbul 1968), Türkiye’de Sosyal Güvenlik Sistemi (İstanbul 1969), Gelir Dağılımı Açısından Sosyal Güvenlik (İstanbul 1975), Ücret (İstanbul 1976), Görüşler (İstanbul 1977), Sosyal Sigorta (İstanbul 1977), Güneydoğu Anadolu Bölgesi Gelişme Planı (İstanbul 1978), Türk Sosyal Güvenlik Sistemi ve Meseleleri (İstanbul 1981), Türkiye’de Sendikal Hareketler (İstanbul 1982), Sosyal Güvenlik Açısından Zekât (İstanbul 1987; Ankara 1995), İktisatçılara Sosyal Güvenlik Ders Notları (İstanbul 1992, 2011), Zekât (Ankara 1996), Türkiye’den F. Almanya’ya İşgücü Akımı ve Meseleleri, I-II (İstanbul 1996, Orhan Tuna ve Nusret Ekin ile birlikte), Görüşler (İstanbul 2002), Türk Dünyasında Dün Bugün Yarın (İstanbul 2010). Turan Yazgan’ın J. Henry Richardson’dan İktisadî ve Malî Yönüyle Sosyal Güvenlik (İstanbul 1970) ve Thomas P. Rohen’den Japonya’da Maneviyat Eğitimi (İstanbul 1987) adlı çevirileri de vardır. Ayrıca Türk Dünyası Tarih ve Kültür Dergisi’nde ve pek çok akademik yayın organında makaleleri yayımlanmıştır.

    Işıklar içinde uyu kıymetli hocam. İyi ki vardın.


    Serdar Şahin
    20 Kasım 2022


    www.AzadMedia.az

    Mətndə səhv var? Onu siçanla seçin və Ctrl+Enter düyməsini basın.
    OXŞAR XƏBƏRLƏR


    Köşə
    XƏBƏR LENTİ
    BÜTÜN XƏBƏRLƏR