AzadMedia
Telegram Facebook Twitter Youtube Instagram

Maziden Bir Dem

  • + A
  • - A
  • 7-07-2023, 15:30

    Maziden Bir Dem

    Bazı şeyler hiç değişmiyor çocuktuk o zamanlar.
    Bizler küçükken evlerimizde siyah beyaz kumandası olmayan televizyonlar vardı.
    İşte o zamanlar hayatımız iki renkten oluşuyordu: Siyahtan ve beyazdan…
    O siyah beyaz televizyon da her evde yoktu; sadece kalburüstü kesimde vardı. Evinde televizyonu olmayan insanın hayatı yalnızca siyahtan oluşuyordu.
    Dünyada ve ülkemizde neler olup bittiğinden bi haber yaşayıp giderdik
    Televizyonların yaygınlaşması ile beraber ünlüleri tanır olduk. Sanatçıları tanıdık. Kemal Sunal’ ı, Ali Şen’i, Şener Şen’i vb.
    Cumartesi akşamları TRT ekranlarında Türk filmi günleri olurdu sabırsızlıkla beklerdik.
    Artık televizyon her evde yerini almaya başladı.
    Günümüzün cep telefonu gibi…
    Şu zamanda nasıl ki cep telefonu olmayan kalmadıysa o dönemde de televizyonu olmayan kalmadı.
    Derken, 3-5 partinin olduğu sınırlı demokrasiden, mantar gibi türeyen çok partili, sözüm ona sınırsız demokrasinin olduğu yıllara geçildiği gibi tek kanallı TRT yıllarından çok kanallı yıllara geçildi.
    Ve siyaset gibi televizyonlarımızda renklendi.
    Bizim de hayatımız renklendi teknolojiyle, demokrasiyle birlikte.
    Sonra ne olduysa oldu!
    Onca şeye rağmen hayatımız tekrardan siyah beyaza döndü.
    Çoğumuzunki karardı!
    Pek çok şeye yayın yasağı geldi.
    Bazı programlar yasaklandı.
    Bazı sanatçılara TRT yayınlarına yer verilmedi.
    Sonunda yine bir iki televizyon kanalına kaldık.
    Şehit haberlerine…
    Teröre, Krizlere, Felaketlere dahi kulak asmadan; insanları kısa yoldan zenginliğe ve lüks yaşama özendiren dizilere, yarışmalara müptela olduk
    İnsanları saf yerine koyacak kadar gerçek dışı, taraflı yayın yapan yandaş kanalları saymazsak tabi.
    Bazı sanatçılar, sporcular dünyaya yüz yılda bir gelir.
    Tabii onun da garantisi yoktur, ya gelir ya gelmez.
    Gelirse de bizim ülkemize mi gelir? Meçhul
    Nereye, hangi ülkeye gelirse o ülke, o ülkenin o yüzyıl insanları çok şanslıdır.
    Biz ise onlara davalar açarak, onların çalışmalarına gizli yayın yasağı getirerek bu şansı kaçırıyoruz.
    Ne yapalım bu bizim huyumuz.
    Veya bizim içimizdeki bizden gibi görünen ama hiçbir zaman da bizden olmamış olanların, sözde bizim adımıza olan huyları.
    Bizi yönettiğini ifade eden ama asıl yönetmeyip ilerlememizi engelleyenlerin huyları.
    Biz, Nobel Ödülünü almayı başarmış insanlarımızı taşlı sopalı linç etmeye kalkışmış…
    Bilim insanları hakkında ileri geri konuşmuş bir milletiz.
    Huyumuz kurusun!
    Veya içimizdeki bizden olmayanların ama bizim gibi görünenlerin bizim adımıza attıkları huyları kurusun.
    Bazı şeyler hiç değişmiyor çocuktuk o zamanlar.
    Belki aklımız da kesmiyordu.
    Ama şimdi büyüdük ve her şeyin farkındayız artık.
    Ve nedense birilerinin bu huyları da artık bizi fazla ilgilendirmiyor.
    Kendi dünyamızın renklerinin içerisinde siyah/beyazın ritmini arar dururuz şimdi, huzurunu
    Uzman Hakan Dikmen


    www.AzadMedia.az

    Mətndə səhv var? Onu siçanla seçin və Ctrl+Enter düyməsini basın.
    OXŞAR XƏBƏRLƏR


    Köşə
    XƏBƏR LENTİ
    BÜTÜN XƏBƏRLƏR