AzadMedia
Telegram Facebook Twitter Youtube Instagram

Prof. Dr. Süleyman Doğan - “Mehmet Akif’e göre ideal gençlik, ahlaklı, vicdanlı ve çalışkandır“ - ÖZƏL

  • + A
  • - A
  • 17-01-2023, 14:08

    Prof. Dr. Süleyman Doğan - “Mehmet  Akif’e göre ideal gençlik, ahlaklı, vicdanlı ve çalışkandır“ - ÖZƏL


    Bir eğitimci olarak Mehmet Akif


    'Asım'ın Nesli' memleketi yükseltecek bir nesildir. Akif'in şiirinde 'Asım'ın Nesli' şöyle tarif edilmiştir: 'Erdemli, hünerli, maneviyata değer veren, bilim ve teknolojide dünya ile yarışan bir gençlik.'


    Mehmet Akif (1873-1936), şair, düşünür, veteriner hekim, vaiz, mütercim, siyasetçi ve her şeyden önce bir eğitici ve öğretmendir. Akif, memlekete doğru ve gerçek bir maarifin girmesiyle ülkenin kurtulacağına ve büyük sıkıntıların sona ereceğine inanmaktadır.

    Mehmet Akif Safahat'ın özellikle Asım bölümünde, eğitimin birçok yönünü ve gayesini ele almış, örgün ve yaygın eğitimde gençlerin nasıl eğitileceğini anlatmıştı. Asım'a zekâ gücünü, bilgi ve marifete önem vermekle değerlendirmesini tavsiye ederken, beden gücünü de çevresine zarar vermeyecek şekilde kullanmasını ve spora önem vermesini vurgulamıştı. Mehmet Akif çocuktaki kötü huyların yok edilip faziletle doldurulmasını hedef edinmiş iyi bir ahlak eğitimcidir. Eğitimde otoritenin önemini belirtmekle birlikte Mehmet Akif'in çocuk eğitiminde dikkat edilmesini istediği şeylerden birisi eğitim sürecinde fiziki şiddete başvurulmamasıdır. Ona göre hata yapan öğrenciye nasihat edilmeli ve yerine göre tekdir de edilmelidir ama asla fiziki müeyyidelere başvurulmamalıdır.

    Ahlak ve vicdan

    Asım'ın Nesli isimli bir nesil yetiştirmek isteyen Mehmet Akif'i, ideallerini, sanatını, kişiliğini ve kimliğini Safahat'ın altıncı bölümünde dile getirmiştir. "Asım'ın Nesli" memleketi yükseltecek bir nesildir. Evvel evvel eğitime ve bilgiye önem vermeli ve ahlaklı olmalıdır. Akif'in şiirinde Asım'ın Nesli şöyle tarif edilmiştir: "Erdemli, hünerli, maneviyata değer veren, bilim ve teknolojide dünya ile yarışan bir gençlik."

    Akif"e göre ideal gençlik, ahlaklı, vicdanlı ve çalışkandır:

    "Ne irfandır veren ahlâka yükseklik ne vicdandır;

    Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır.

    Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası;

    Dostunun yüz karası düşmanının maskarası"

    Mehmet Akif, hasta yatağında yattığı Mısır Apartmanında Asım'ın Nesli'ni düşünüyordu ve hatta yaşasaydı Asım'ın Nesli'nin yeni versiyonunu yazacaktı.

    Akif, kendine güvenen, özgüveni olan yeni bir nesil yetiştiren eğitim felsefesi önermektedir. Akif'in en büyük hayali imanlı ve irfanlı gençliğin yetişmesidir. Bir müteffekkir olan Akif'in eserlerinde, toplumda her gün cereyan eden basit meselelerden başlanarak yola çıkılmış, ideal ve gerçek arasında mükemmel bir denge kurulmuştur. Görüşlerinde son derece realisttir.

    Bugün eğitim alanında en büyük eksiklik ne diye sorulacak olsa, sanırım verilecek cevap "Özgüven eksikliği" olur. Özgüveni eksik olan neslin istikbal ile ilgili düşüncelerinde de büyük sorunlarının olacağı aşikardır. İşte Akif'in en büyük ideali özgüveni kuvvetli bir nesildir. Bundan ötürüdür ki, Asım'ın Nesli'ni kaleme almıştır. Geleceğimizin teminatı olan gençlerin uyanık kalarak dünyayı yakalayabileceklerinin altını çizer:

    Maarif tasavvuru

    Akif'in maarif (eğitim) tasavvuru şudur: Eğitimde bağnazlık, taklitçilik, cehalet, tembellik, yanlış tevekkül anlayışı ve ruhsuzlukla mücadele edilmeli, ma'rifet ve fazilet esas alınmalıdır. Akif, bulun-duğu kabın şeklini alan ruhsuz ve cıvık bir şahsiyet değil; şeklini sıcakta, soğukta, borada, kasırgada muhafaza eden bir karakter abidesidir.

    Akif, müzik, resim, güzel sanatlar, spor, güreş, ata binme gibi sporları uygulamış ve tavsiye etmiştir. Akif'in tefekküründeki gençlik modeli ve hayalindeki gençlik: doğru, dürüst, karakterli, şahsiyetli, yalansız, garazsız, ivazsız ve hak namına işleyen bir gençlik modelidir.

    Bu modeli de Akif Sahabe'deki Asım'da vücut buldurur. Gençlerimize Akif 'in bir model olarak ortaya koyduğu kişi Sahabe'den Uhud Savaşı okçusu ve şehit Asım bin Sabit'tir. Ona göre, Asım modelini iyi anlatırsak o zaman Asrı-ı Saadet Müslüman yaşantısını da tanıtmış oluruz. Çanakkale ruhunu yeniden yeşertip diriltebilir, geleceğimizin teminatı olan çocuk ve gençlerimizi bu ruhla yetiştirebiliriz. O zaman Mehmed Akif'in tefekküründeki Asım'ın Nesli var olmuş olur. Akif ile Asım'ın Nesli'nin bu toplumun oluşumundaki mühim yerleri gençlere benimsetilmeden, bu ülkenin geleceği müphem, yabancıların ve yabancılaşmanın tehdidi altında kalacaktır. Aslında ortaya koyduğu şahsiyetiyle Asım, Akif 'in kendisidir.

    Kalemi de kelamı da birdir

    Akif'in temelde üzerinde durduğu noktalardan yola çıkılarak eğitim sistemi tekrar ele alınmalıdır. Millî ve manevî değerleri bozmadan çağdaş uygarlığın eriştiği düzeye gelinmeli, eğitilecek fertlerin ilgi, ihtiyaçları da dikkate alınmalıdır. Kültürel değerlerin yozlaşmamasına izin vermeden eğitimde reformlar yapılmalıdır.

    Akif, bu milletin, 'rol model insanıdır'.

    Akif'in, kalemi ile kelamı birdir!

    Dilinin söylediğini, kalbi tasdik eder.

    Tıpkı Yunus gibi, onda bütün eğrilikler yasaktır.

    Vefatının 86.yılında Akif'i rahmetle anarken son sözü O'na bırakalım:

    "Bir baksana, gökler uyanık, yer uyanıktır

    Dünya uyanıkken uyumak maskaralıktır."


    www.AzadMedia.az

    Mətndə səhv var? Onu siçanla seçin və Ctrl+Enter düyməsini basın.
    OXŞAR XƏBƏRLƏR


    Köşə
    XƏBƏR LENTİ
    BÜTÜN XƏBƏRLƏR